Demokrat Parti İzmir Milletvekili Salih Uzun TBMM’de Basın Toplantısı Düzenledi.

Demokrat Parti İzmir Milletvekili Salih Uzun TBMM’de basın toplantısı düzenledi.Demokrat Parti İzmir Milletvekili Salih Uzun düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi;

Değerli Basın Mensupları,

Sizlerin de yakından takip ettiği gibi seçimlerden önce, enerji yönetimi ve doğrudan Sayın Cumhurbaşkanı, Gabar’da çok büyük miktarlarda petrol bulunduğuna dair müjde vermişti.

“TOPLUM YALANCILIK İLE HAİNLİK KISKACINA SIKIŞTI”

Seçimlerden hemen önce olması ve her seçim öncesinde de buna benzer müjdelerin verilip sonucunun boş çıkmış olmasının da etkisiyle hararetli bir tartışma başladı. Siyaset ve toplum ortadan ikiye ayrıldı. Bir taraf karşısındakini “yalancılıkla”, diğer taraf da inanmayanları “hainlikle” suçladı, suçlamaya devam ediyorlar. Yani toplum adeta “yalancılık” ile “hainlik” kıskacına sıkıştı.

Üzerinden üç aydan fazla zaman geçti.Bekledim ki; bu ülkenin konuyla ilişkili sivil toplum örgütleri yahut üniversiteleri sözü edilen keşif sahasıyla ilgili etraflıca bir çalışma yapar ve kamuoyunu aydınlatır. Bu olmadı.

Bu durumda bir milletvekili olarak doğrudan girişimde bulundum.TPAO Genel Müdürlüğü’ne Gabar’daki petrol keşif ve üretim sahalarını yerinde görme talebimi ilettim. TPAO yönetimi bu talebimi olumlu karşılayınca Çarşamba ve Perşembe günü TPAO’nun misafiri olarak Gabar’da saha ziyaretleri yaptım.

“TPAO YÖNETİMİNE TEŞEKKÜR EDİYORUM.

DEMEK Kİ ŞEFFAFLIKTAN KIYAMET KOPMUYORMUŞ”

Öncelikle ziyaret talebimizi geri çevirmeyen ve bir milletvekilinin ziyaret talebine olması gerektiği gibi olumlu dönüş yapan TPAO yönetimine teşekkür ederim. Bu tutumlarını değerli bulduğumu ifade etmeliyim.  Gittik, gördük, sorularımıza yanıtlar aldık.

Demek ki yasama-yürütme ilişkileri böyle de olabiliyormuş…

Demek ki açıklıktan, şeffaflıktan, iletişimden kıyamet kopmuyormuş.

TPAO yönetiminden gördüğümüz bu medeni tutumun tüm kurumlara örnek olmasını dilerim.

Ben bir sosyal bilimciyim, teknik yetkinliğim yok. O nedenle saha ziyaretinden önce TMMOB Petrol Mühendisleri Odası Başkanı Sn İnanç Alptuğ Hıdıroğlu ile de görüştüm. Sahada doğru soruları sorabilmek için kendisinden destek aldım. Ona da müteşekkirim.

İzlenimlerime gelince…

Gabar bölgesinde petrol arama ve üretme faaliyetleri temel olarak iki sahada yürütülüyor. Bunlardan biri Şehit Esma Çevik Sahası, diğeri ise Şehit Aybüke Yalçın Sahası… Bu vesile ile her iki şehidimizi de rahmetle anıyorum.

Öncelikle halkımızla paylaşmam gereken bilgi, her iki sahanın da ruhsatı tamamen TPAO’ya ait. Yetkililerden aldığım bilgiye göre bu iki sahada da yerli ya da yabancı herhangi bir ortak bulunmuyor.

Şehit Esma Çevik Sahası’nda 12 kuyu, Şehit Aybüke Yalçın Sahası’nda da 1 kuyu olmak üzere şu anda toplam 13 kuyudan üretim yapıldığı, bu 13 kuyudan günlük 17 bin varilin üstüne çıkan bir üretim miktarına ulaşılmış durumda olduğu bilgisini aldım. Yine bana verilen bilgiye göre; çıkarılan petrolün kalitesi de oldukça yüksek. Şehit Esma Çevik sahasındaki kuyulardan çıkarılan ham petrolün 35,5 API, Şehit Aybüke Yalçın Sahasındaki 1 kuyudan da çıkarılanın ise 41,8 API gravite değerinde olduğunu söylediler.

Ben aldığım bu bilgileri değerli buluyorum.

Sahada çalışanlar ve yetkililer, seçim öncesi ilan edilen 100 kuyu ve günlük 100 bin varil üretim hedefine ulaşabileceklerine olan inançlarını koruyorlar.

Bu hedefe ulaşılıp ulaşılamayacağı, ulaşılacaksa da Cumhurbaşkanı’nın dediği gibi bunun 2024 sonuna yetişip yetişemeyeceği tamamen teknik bir konudur. Buna uzmanlar karar verir. Petrol üretiminin doğası gereği; az sayıda kuyu ile rezervin tamamına ilişkin kesin sonuçlar açıklamak risklidir. Kuyu sayısı çoğaldıkça veriler sağlıklı hale gelecektir.

Size verdiğim tüm bu bilgiler, bana sahada yetkililerin aktardığı teknik bilgilerdir. Bir bağımsız uzman raporu yok. O nedenle ben, en azından üniversitelerimizden birine bu sahaların açılarak detaylı bir bağımsız raporlama yapılmasını öneriyorum.

Bu bilgileri sizinle paylaştıktan sonra, bir milletvekili olarak meseleye biraz daha farklı bir açıdan baktığımı ifade etmeliyim.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu alana önemli ölçüde kaynak ayırıyor. Hatta coğrafyanın güçlüğünden kaynaklı olarak da normalden biraz daha fazla yatırım yapılıyor.

“TÜRKİYE’NİN ENERJİ BAĞIMSIZLIĞI HAYATİ ÖNEMDEDİR.”

Milletvekili olarak benim asıl dikkat kesilmem gereken soruların şunlar olduğunu düşünüyorum: 1-Devletin kaynakları yerinde ve isabetli tercihlerle kullanılıyor mu? 2- Bu kadar çok kaynak harcamak zorunda olduğumuz bu projede ısrar edilmeli mi?

İki günlük saha ziyaretim sonrası şahsi kanaatim şudur ki; Evet, proje riskler barındırıyor ama bu risk alınmalıdır. Dünyanın her geçen gün enerji krizine doğru sürüklendiği bir dönemde, umut vadeden böyle bir projede ısrar edilmelidir. Çünkü enerji bağımsızlığı meselesi bana göre Türkiye’nin hayati meselesidir.

Değerli basın mensupları;

Gabar ziyaretimle ilgili önemsediğim bir hususu daha sizlerle paylaşmak istiyorum.

Gabar gibi çok zor bir coğrafyada yer alan her iki petrol sahamızda da çok nitelikli genç mühendislerimiz çalışıyor. İTÜ ve ODTÜ gibi ülkemizin çok önemli üniversitelerinden mezun olduktan sonra Amerika’da yüksek lisans yapmış jeologlarımız, Norveç’te yüksek lisans yapmış petrol mühendislerimiz var ve belki de dünyanın en zor sahası olama özelliğini taşıyan Gabar’da büyük bir özveriyle çalışıyorlar.

“ÖNLEM ALMAZSAK NİTELİKLİ GENÇ MÜHENDİSLERİMİZİ TUTAMAYIZ.”

Onları görünce gurur duydum ama endişelenmedim değil. Bizim büyük bir sorumluluğumuz var: Bu pırıl pırıl gençlerimizin bu ülkeden kaçıp gitmek zorunda kalmayacakları koşulları sağlamalıyız. Özel olarak önlem almazsak bütün dünya piyasalarında rahatlıkla iş bulabilecek, hatta özel olarak talep edilen, aranan bu son derece nitelikli gençlerimizi burada tutmakta zorlanırız. Hükümete sesleniyorum; özel olarak önlem almalıyız. Bu nitelikli gençlerimizin şartlarını mutlaka iyileştirmeliyiz. Çünkü inanıyorum ki; o gençlerimiz, çıkardıkları petrolden daha değerlidir.

Bu vesile ile basın toplantıma katıldığınız için teşekkür ediyor ve hepinize saygılar sunuyorum.