MİLLİ YOL PARTİSİ GENEL BAŞKANI REMZİ ÇAYIR: SÜRESİZ SİYASET HASTALIĞINDAN TÜRKİYE’Yİ BİZ KURTACAĞIZ.
Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Cumhurbaşkanı’nın görev süresi için yaptığı “İki dönem yetmez üç dönem olsun dersem ne yapacaksınız?” açıklamasını eleştirdi. Çayır, “Tutmuş Cumhurbaşkanı görev süresiyle ilgili de süresiz siyaset hastalığını öneriyor bize. Süresiz siyaset hastalığından Türkiye’yi biz kurtaracağız” dedi.
İstanbul’a gelen Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, partisinin İstanbul il başkanlığında bugün basın toplantısı düzenledi. Çayır, iktidarın Suriye ve Mısır devlet başkanlarıyla ilişkilerin geliştirilebileceğine yönelik mesajlarını eleştirdi. Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır , şunları söyledi:
“ÇİN ZULMÜ İÇİMİZİ ACITMAKTADIR:
Gözümüzün önünde, milletin huzurunda ne yazık ki hassasiyetlerimiz ve bizim için çok önemli bir husus olan Uygur Türkleri, Doğu Türkistan zulmü ne yazık ki emniyet güçleri tarafından bu husus hiç de hoş olmayan bir şekle evrildi. Üzülerek ifade ediyoruz ki Türk milletinin davası olan Türkistan zulmü, Çin zulmü, Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin uğradıkları bu zulmü hiçe sayarak, küçümseyerek, hatta tehdit ederek o kardeşlerimizin protestolarını, o kardeşlerimizin ortaya koyduğu duruşu şu veya bu şekilde yok saymak, izole etmek için o uygulamayı burada sözün başında kınıyorum.Doğu Türkistan’ın zulmü, Çin zulmü gerçekten içimizi acıtmaktadır. Devletin bu konudaki tutumu yanlıştır. Hükümete Doğu Perinçek ayar vererek Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin uğradıkları zulmü, işkenceyi yok saymak, hatta başkalaştırmak, hatta ‘Amerika’nın bir oyunu’ diye ifade ederek, işin ehemmiyetini azaltmaya çalışmak düpedüz bir kurnazlıktan öte, alçaklıktır.
ALTILI MASA’NIN ANAYASA TEKLİFİNDE KATILDIĞIMIZ VE KATILMADIĞIMIZ HUSUSLAR VAR:
Bu yönetim sistemiyle, ucube cumhurbaşkanı yönetim sistemiyle, hesap vermeyen yönetim sistemiyle Türkiye’nin varacağı bir yer yoktur. Öbür tarafta altını masa birkaç gün önce somut, kısmi bir anayasa değişikliği önerisini milletin huzuruna sundu. Orada katıldığımız ve katılmadığımız hususlar var. Elbette özgürlük alanları genişletilmelidir. Elbette insan haysiyet ve onuruna dönük bir anayasa çalışması yapılmalıdır. Bu kabul edilir bir şey.
Düşünün ki bir iktidar, gelecekle ilgili vaatlerini sıralarken, geçmişte yapmış olduğu yanlışı bir daha yapmamak üzere vaatte bulunuyor. Böyle tuhaf bir çelişki olabilir mi? Ben diyor ‘Mısır’da yanlış yaptım. Yanlış yapmayacağım bundan sonra. Katil Sisi’yle görüşeceğim’ diyor. Rabia unutuldu. El başka bir şekle dönüştü. Rabia eli büzüştü. Çok farklı bir yere evrildi. Suriye’de ‘Esed’… Adamın adını bile değiştirdiler. Esad’ı Esed ettiler. ‘Asla ve asla Esad’la görüşülmez’ demişlerdi. Şimdi 2023 seçim vaatlerinin arasına da ‘Esad’la diyalog kuracağız. Suriye’yle bir şekilde konuşacağız’ vaadi var.
BAHÇELİ SÜRESİZ SİYASET ÖNERİYOR: Sayın Bahçeli tuhaf tuhaf işler yapıyor. Ben hayretler içerisindeyim. Ülkücüler de hayret ediyor, milliyetçiler de hayret ediyor. Hatta sıradan başka başka topluluklar da hayret içerisindeler. Yıllardır parti kurmuşsunuz. Partinin başında duruyorsunuz. Kendi partisi adına iradesini ortaya koyarak ‘Ey Türk milleti, bana oy verin, bana destek verin’ demiyor. Onu anladık artık, demeyeceksin. Tutmuş Cumhurbaşkanı görev süresiyle ilgili de süresiz siyaset hastalığını öneriyor bize. Süresiz siyaset hastalığından Türkiye’yi biz kurtaracağız. Bahçeli süresiz siyaset öneriyor bize. Ne diyor? ‘5 yıl yetmez 10 yıl da yetmez.’ Ne yapacağız Sayın Bahçeli? 15 yıl olsun cumhurbaşkanı süresi. 21 yıl yönetmiş, 40’a doğru gidecekmiş. 40 da yetmez size. Ölümle birlikte vazifeler sona ersin! Biz reddediyoruz bu anlayışı.”
Bir yanıt yazın